44,1811
38,9558
4.142,72
Eski Başbakan merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın oğlu Fatih Erbakan'ın kurduğu Yeniden Refah Partisi, Gaziantep'te partisinin 2’inci Olağan İl Kongresi'ni gerçekleştirdi.
Şahinbey Kongre ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen kongreye, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan'ın yanı sıra Genel Merkez yetkilileri, siyasi partilerin il başkanları, STK başkanları, Yeniden Refah Partisi Gaziantep il ve ilçe teşkilatları ile partililer katıldı.
Kongrede partililere hitap eden Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, ekonomi başta olmak üzere hükümetin diğer alanlardaki uygulamalarını eleştirdi.
Yeniden Refah Partisi'nin en hızlı büyüyen parti olduğunu ifade eden Erbakan, "Bir ayda 32 bin üye kaydettik. Bir ayda 50 bin kişiyi kaydederek yine şampiyon olacağız. Bu Türkiye’nin en hızlı partisi olduğumuzu gösteriyor. 300 bin resmi üyemiz var. Adım adım iktidara doğru yürüyoruz. Arkamızda herhangi bir güç yok. Biz gücümüzü İmandan alıyoruz. İman varsa imkanda vardır. Allah çalışmalarımızın bereketini arttırsın." dedi.
“Türkiye ekonomisi büyüdükçe halkın ekonomisi küçülüyor”
TÜİK’e göre Türkiye ekonomisinin yılın 2'inci.ceyreğinde yüzde 7,6 büyüdüğünü anımsatan Erbakan, "Vatandaş soruyor; bu nasıl iştir ki Türkiye ekonomisi büyüdükçe benim ekonomim küçülüyor. Hayır, sokaktaki vatandaş büyümedi, o küçüldü, ev kirasını ödeyemez duruma düştü. Büyüyenler mi? Enflasyon büyüdü. Yıllık enflasyon TÜİK’in tıraşlanmış rakamlarında dahi yüzde 79,8 gerçekte ise yüzde 176 enflasyonda dünya şampiyonuyuz. Vatandaşın borçları büyüdü. 6.6 milyar liradan 1 trilyon 137 milyar liraya çıktı. Vergiler büyüdü. İthal otomobil ÖTV’si, ÖİV, yurt dışı çıkış harcı arttı. Faiz lobisi büyüdü. BDDK’nın verilerin göre, bankacılık sektörü ilk 7 ayda 208 milyar net kar elde etti. Geçen yılın aynı döneminde bu kâr 40 milyar TL idi. Sektörün net karı sadece temmuzda geçen yılın aynı ayına göre yıllık yüzde 505 artışla 38,7 milyar TL oldu. 'Faiz lobisi' diye diye faiz lobisini büyüttüler. Dolar büyüdü. Dolar 18,20 lirayı aştı. Dolayısıyla KKM’nin millete maliyeti artıyor. Bankalarda döviz garantili hesabı olan bir avuç birikim sahibine halkın bütçesinden 5 ayda 60.6 milyar lira para aktarılmıştı. Dolar temmuzda da yükselişini sürdürünce, birilerine sokaktaki vatandaşın kesesinden, temmuz ayında 23 milyar 361 milyon liralık garanti ödemesi yapılmıştı. İşsizlik büyüdü." ifadelerini kullandı.
“Vatandaş bu şartlarda nasıl geçinsin, sanayici nasıl iş yapsın”
"Neredeyse Yunanistan nüfusu kadar işsizimiz var" diyen Erbakan, "Büyüyen her gün ayyuka çıkan yolsuzluklar. Büyüyen halkın fakirliği. büyüyen imtiyazlı holdinglerin, dolar milyarderlerinin servetidir. Büyüyen umutsuzluk, gençlerin geleceğe dair ümitsizliğidir. Büyüyen kamuda 4-5-7 maaş alan bürokratların gelirleridir. Büyüyen toplumu her gün daha da keskin kamplara ayıran kutuplaşmadır. Büyüyen vatandaşın faturalarıdır. Vatandaş bu zamlarla nasıl geçinsin sanayici nasıl iş yapsın. Bakınız iktidar en son doğalgazda, 1 Eylül itibarıyla geçerli olacak şekilde konut tarifesine yüzde 20,4, sanayi tarifesine yüzde 50,8 elektrik üretimi amaçlı tarifeye de yüzde 49,5 oranında zam yaptı. İktidar 'Karadeniz’de doğalgaz bulundu' dedikten sonra doğalgaza tam 18 kez zam yapmış. Vatandaş 'doğalgaz bulundu, faturalar düşecek' diye sevinirken sadece bu yıl içinde doğalgaz zamları konutlar için yüzde 119,5’i bulmuş. Yapılan zamları kur krizinin başladığı 2018’e göre kıyasladığımızda, son 4 yılda konutta kullanılan doğalgaza yüzde 313, birinci kademe işyerinde kullanılan doğalgaza yüzde 620.5, ikinci kademe işyerinde kullanılan doğalgaza ise yüzde 1071,5 zam gelmiş. Burası sözün bittiği yer artık. Vatandaş bu şartlarda nasıl geçinsin, sanayici nasıl iş yapsın. Hatırlayın, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 21 yıl önce iktidara gelirken ki sloganı neydi, ‘3 Y' ile mücadele edeceğiz, '3 Y'yi yani 'Yoksulluk-Yolsuzluk-Yasakları' ortadan kaldıracağız. Peki, gelinen noktada ne görüyoruz? Ne adalet kaldı ne kalkınma kaldı. '3 Y' de devam ediyor, hatta artarak devam ediyor." diye konuştu.
“SWAP anlaşmalarıyla kalkınma mı olur?”
Hükümete yönelik eleştirilerini devam ettiren Erbakan, şunları söyledi:
"Sanayi üretimi payı yüzde 24’den yüzde 20’nin altına düşmüş, tarım üretimi payı yüzde 12’den yüzde 5’e düşmüş, 2,1 milyon çiftçi tarımı bırakmış, çiftçi kayıt sisteminden çıkmış. Geçen sene 100 bine yakın esnaf iflas etmiş, kepenk indirmiş, 41 bin şirket kapanmış. Bu nasıl bir kalkınmadır? Patates, buğday, un, saman, ayçiçek yağı, çer-çöp ne varsa ithal ederek kalkınma mı olur? Yıllık 100 milyar dolarlık dış ticaret açığıyla kalkınma mı olur? MB net döviz rezervi eksi 60 milyar dolar olmuş, TL pul olmuş. Birkaç milyar dolar döviz için Katar’ın, Azerbaycan’ın, BAE’nin, Suudi Arabistan’ın kapısını aşındırır hale gelmişiz. Borçla, krediyle, sıcak parayla, SWAP anlaşmalarıyla kalkınma mı olur?
Adaletin olmadığı yerde zulmün olduğunu ifade eden Erbakan, Yeniden Refah Partisi iktidarında, yargının sağlıklı bir şekilde işleyebileceği ortamın en kısa sürede oluşturulacağını ifade etti.
“Halkın yüzde 85’i yoksulluk sınırı altında”
Halkın yoksullaştığına dikkat çeken Erbakan, “5.7 milyon hane sosyal yardıma muhtaç, halkın yüzde 40’ı, 1,3 milyon insan gıda yardımına muhtaç, halkın yüzde 10’u) 3,7 milyon abonenin elektriği kesik, halkın yüzde 25’i, 4 milyon haneye doğalgaz-kömür desteğine muhtaçtır. Halk ekmek kuyrukları kilometreleri buluyor, askıda ekmek uygulaması bütün fırınlara yayılmış, Ayçiçek yağı zincirle bağlanmış, bebek mamalarına alarm takılmış. 7 bin lirayı aşan açlık sınırına göre asgari ücret açlık sınırı altında, emekli maaşları açlık sınırı altında, 22 bin lirayı aşan yoksulluk sınırına göre halkın yüzde 85’i yoksulluk sınırı altındadır." şeklinde konuştu.
“Sadece görevden almak ya da istifa ettirmek yetmez”
Erbakan, "Adalet ve Kalkınma Partisi, iktidara gelirken yolsuzluklarla mücadeleyi de özellikle vurguladı. Hatta, iktidarının ilk döneminde Meclis’te yolsuzluklarla mücadele komisyonu bile kuruldu. Bugün ise gündemdeki konular malûmunuz. Elbette suçluluğu nihai mahkeme kararı ile ispat edilene kadar kimse hakkında hüküm veriyor değiliz ama kamuoyunun da vahim yolsuzluk iddiaları ortadayken, bu konuların üzerine kararlılıkla gidildiğini görmek gibi bir hak ve talebi var. Sadece görevden almak ya da istifa ettirmek yetmez, araştırılması soruşturulması lazım. İktidar çevreleri, iddialarıyla gündem belirleyen kişinin 'organize suç örgütünün başı' olduğunu sık sık ifade ediyor. Bu kişi yakın zamana kadar iktidara, hem de meydanlarda konuşmalar yaparak destek veriyordu. Bu destek de iktidara destek veren medya organları tarafından bol bol haberleştiriliyordu. Bu kişi o vakit suç örgütünün başı değil miydi?" diye sordu.
“Rüşvet alan da veren de melundur”
Milli Görüş belediyeciliğine işaret eden Erbakan, "Belediyelerimizde 'Rüşvet alan da veren de melundur' tabelası var. Türkiye’nin her yerinde Milli Görüş belediyeciliğinin muhteşem misallerini veren Refah Partili belediyelerin giriş kapılarına astıkları 'Rüşvet alan da veren de melundur' tabelası bugünlerde sosyal medyanın gündeminde. Allah’ın izniyle biz Yeniden Refah Partisi iktidarında bütün kamu kurumlarının girişine yeniden ‘Rüşvet alan da veren de melundur’ tabelasını asacağız." dedi.
“Eleştirmek, protesto gösterisi yapmak yasak”
Türkiye'nin yasaklar ülkesi olduğunu belirten Erbakan, "Üç 'Y' arasında yer alan 'yasaklar' meselesinde de duruşumuz nettir. İktidarın başörtüsü yasağını kaldırmasını takdirle karşıladığımızı belirtirken, her türlü muhalif hareketi yakışıksız ifadelerle yaftalamanın ve önünü kesmeye çalışmanın çok vahim bir hata olduğunu da her fırsatta dile getiriyoruz. Eleştirmek, protesto gösterisi yapmak yasak. 'Dolar 10 TL olacak' demek yasak. İktidarın istemediği kişinin köşe yazarlığı yapması yasak." ifadelerinde bulundu.
“Ülkeyi birlikte borçlandırdılar”
6'lı masaya yönelik de eleştirilerde bulunan Erbakan, şöyle devam etti:
"6'lı masaya yönelik eleştirilerimizi de biliyorsunuz. 'Ne kasa ne de masa' diyerek duruşumuzu ortaya koyarken, '6'lı masa' denilen ve toplantıları artık 'altın günü'ne dönen ittifaktaki sıkıntılara da sık sık dikkat çekiyoruz. Bu 6 benzemez bugüne kadar 30'u baş başa, 6'sı da 6'lı masa etrafında olmak üzere toplam 36 kez bir araya gelmiş. Peki, ortaya ne çıkmış? Aylardır güçlendirilmiş parlamenter sistem de güçlendirilmiş parlamenter sistem. Tarihin en büyük ekonomik krizine ilişkin somut bir çözüm önerileri var mı, kaynak paketlerini ortaya koyabilmişler mi? Bu toplantılar adeta altın gününe döndü. Toplanıp toplanıp fotoğraf verip dağılıyorlar. Bunlardan millete fayda gelmeyeceğini aylardır söylüyoruz. Neden mi fayda gelmez. Bir kısmı 10 seneden fazla AK Parti hükümetlerinde görev yaptılar, en kritik kararlara imza attılar, ülkeyi birlikte borçlandırdılar. Milyarlarca doları faize birlikte verdiler. Ülkenin devletin varlıklarını birlikte sattılar. Tarımı hayvancılığı birlikte bitirdiler. Zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan ekonomi modelini yıllarca birlikte uyguladılar. Suriye’yi, Irak’ı, Libya’yı bu hale birlikte getirdiler. Ülkeyi, devleti FETÖ’ye birlikte teslim ettiler. Şimdi çıkmış diyorlar ki 'Türkiye'yi biz kurtaracağız', Madem kurtaracaktınız, onca yıl en kritik görevlerde bulunurken kurtarsaydınız." dedi.
“Bunların hiçbirinden millete bir hayır gelmez” diyen Erbakan, "28 Şubat’ın ateşli savunucusu, İstanbul Sözleşmesi’nin hayranı, Ayasofya’nın cami olmasına üzülen, parti içinde LGBT komisyonu kuran, '6 yaşında çocuğa Kur'an öğretmek çağdışılıktır: diyen, İstanbul Büyükşehir Belediyesini borca ve faize batıran 89-94 arasında bütün belediyeleri perişan eden, hayır, bunların hiçbirinden millete bir hayır gelmez." diye konuştu.
“Gaziantep’te 97 bin aile sosyal yardım alıyor”
Gaziantep’in de sorunlarını bildiklerini belirten Erbakan, “Türkiye’nin gelişmiş şehirlerinden, sanayi şehri Gaziantep’te 97 bin aile sosyal yardım alıyor. Her aile en az 4 kişi olarak düşünürsek, 2 milyonluk nüfusun 5’te biri yardım alıyor demektir. Hayvan yetiştiricileri çok zor durumdadır. Fazla mera alanına sahip olmayan Gaziantep’te mera alanları imara açılıyor. İnsanlar hazır yemle hayvanını beslemeye çalışırken bir de hükümet ‘et fiyatlarında yüzde 35 indirim yapacağız’ deyince besiciler ellerindeki dişi hayvanları bile keser oldular. Gaziantep’te barınma sorunu var. Ev fiyatları çok yüksek. Vatandaş barınma sorunu yaşıyor. Daha önce 1996-97’li yıllarda Refah Partili Şehitkamil Belediyesi elindeki mevcut arazilerden faydalanarak Merveşehir sitesini kurdu. Belediyenin işçi ve araçlarını yatmak yerine buralarda çalıştırdı. Lüks yapıdan kaçındı. Depreme karşı dayanıklı olacak şekilde içinde camisi, okulu, kreşi, geniş parkı, pazarı, marketi olan Merveşehir sitesini yaptı. 2+1 100 metrekare daireleri çok uyguna mal edip barınma sorununu çözdü. Bugün yine aynı yöntemlerle belediye eliyle Gaziantep halkına piyasa fiyatının yarısına evler yapılabilir. Bakıyorsunuz bugün en kötü 2+1 daire 1 milyon liranın üzerindedir. Gaziantep’in çarpık kentleşme sorunu var. Kentleşme bölgeleri sanayiden uzaklara yapılmakta. Biz Sanayi bölgelerine yakın yerleşim yerleri kurarak hem ucuz arazi kullanarak uygun ev sahibi yapma avantajı sağlayabiliriz, hem de merkezdeki trafik yoğunluğunu, bu uygulamalarla kendi bölgelerinde istihdam edip merkez trafiğinin yoğunluğunu alabiliriz.” şeklinde konuştu.
“Gaziantep’te gençlerimiz işsizlikten kırılıyor”
Gaziantep’te sığınmacı sorunu olduğunu da sözlerine ekleyen Erbakan, “Gaziantep’te gençlerimiz işsizlikten kırılıyor. Maalesef işverenler asgari ücretin yarısına ve sigortasız olarak Suriyeli sığınmacıları çalıştırmayı tercih ediyor. Tabi bu uygulama şehirde sosyal adaletsizliğe ve tepkiye neden oluyor. Bir taraftan da hiç çekinmeden gençlerimizi iş beğenmemekle suçluyorlar. Biz iktidara geldiğimizde Suriyeli kardeşlerimizin güvenliklerini sağlayıp vatanlarına geri dönüşlerini sağlayacağımızı söylemiştik.” diye konuştu.
“Kamuda israfı önleyeceğiz”
İktidara geldiklerinde öncelikle 4 temel adım atacaklarını belirten Erbakan, konuşmasını şu ifadelerle noktaladı:
“İkinci 40 yılda aynı ruhla, aynı istikamette aynı aşkla yürüyen Yeniden Refah Partisi var. Yine Allah'ın izniyle milli görüş var, yine gelecek ve bu milletin yüzünü yine güldürecek. Milli Görüş birinci 40 yılda yıllık 70 milyar dolar kaynak bulmuştu. Biz de yılda 150 milyar dolar kaynak oluşturacak projelerimiz hazırlayıp şimdiden kamuoyunun dikkatine arz ettik. Denk bütçe ve havuz sistemi ile faiz giderlerini azaltacağız. Kamuda israfı önleyeceğiz. İmtiyazlı holdinglere bağlanan hortumları keseceğiz. Oluşturacağımız kaynak ile emekliye, memura, işçiye yüzde 150 maaş zammı yapacağız. Çiftçiye-köylüye ucuz mazot, ucuz elektrik, en yüksek taban fiyatlarını vereceğiz. 81 ilimize 681 Refah Projesi ile işsizliği ortadan kaldıracağız. Vatandaşın, küçük esnafın, çiftçinin borçlarının faizini biz üstleneceğiz. Haksız ve fahiş vergileri ortadan kaldıracağız. Gençlerimize kaliteli eğitim vereceğiz. Kamuda işe alımlarda mülakatı kaldıracağız. EYT’lilere emeklilik hakkı, atanamayan öğretmenlere atama sağlayacağız. Paylaşımda adalet, yönetimde adalet, yargıda adaleti tesis edeceğiz. 1976-77’de ağır sanayi hamlesini nasıl yaptıysak öyle yapacağız. 54’üncü Hükümet’te kaynağı nasıl bulduysak yine öyle bulacağız. Denk bütçeyi nasıl yaptıysak yine öyle yapacağız. 54’üncü Hükümet’te işçi-memur-emekli-çiftçinin yüzünü nasıl güldürdüysek yine öyle güldüreceğiz. 54’üncü Hükümet’te nasıl ki sermayenin değil, mazlumların iktidarı olduysak, yine öyle olacağız.”
Kongrede Ufuk Çıngırlar'ın yerine Yeniden Refah Partisi Gaziantep İl Başkanı görevine Sedat Yıldız getirildi. Yıldız, konuşmasında kendisine bu görevin layık görülmesinden dolayı Erbakan'a teşekkür etti.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "çerez politikasını" inceleyebilirsiniz.